Anna’nın üzerinde öyle ağır bir agorafobi hastalığı yükü var ki, bu durum, mekânini basan üç suçlunun ortaya çıkmasıyla daha da zorlaşıyor. Açık ve coşkulu alan zamanlardan duyduğu derin korku, onu öyle etkisi altına alıyor ki, mekânine giren bu suçlulardan kaçmak için bile kendini zorlayamıyor. Ancak, görmekyicinin de sinema eseriin ilerleyen dakikalarında fark ettiği gibi, Anna’nın sorunları sadece agorafobi ile sınırlı değil. Suçlular, aslında süre içerisinde çok daha kafası karışık ve öldürücü bir durumla karşılaşacaklarının farkında değiller. Ne yapacaklarını sanıyorlar belki, ancak Anna’nın diğer problemi, bir agorafobikten beklenmeyecek bir şekilde, onları beklenmedik bir duruma sokar. Burada, yönetmenin temayı ve profilin psikolojisini işleyiş biçimi bir hayli etkileyici. mekânine giren suçluların, Anna’nın agorafobinin yanında taşıdığı başka bir problemle karşılaştıklarında hayatdıkları şaşkınlık ve korku, takipçiye de başarılı bir şekilde geçiriliyor. Anna’nın profil derinliği, sinema eseri boyunca sürekli bir gizemem unsurunu koruyarak, görmekyenleri şaşırtmayı ve merakta bırakmayı başarıyor. tespit olarak, sinema eseriin sadece bir “mekânde hapsolma” senaryosu etrafında dönen basit bir kıssa olmadığını görmek, gerçekten tatmin edici bir deneyim göstermeuyor. Anna’nın kişisel sorunları ve suçlularla olan kedi-fare oyunu, sizi baştan sona ekrana kilitleyecek bir kıssa göstermeuyor.
Anna'nın üzerinde öyle ağır bir agorafobi hastalığı yükü var ki, bu durum, mekânini basan üç suçlunun ortaya çıkmasıyla daha da zorlaşıyor. Açık ve coşkulu alan zamanlardan duyduğu derin korku, onu öyle etkisi altına alıyor ki, mekânine giren bu suçlulardan kaçmak için bile kendini zorlayamıyor. Ancak, görmekyicinin de sinema eseriin ilerleyen dakikalarında fark ettiği gibi, Anna'nın sorunları sadece agorafobi ile sınırlı değil. Suçlular, aslında süre içerisinde çok daha kafası karışık ve öldürücü bir durumla karşılaşacaklarının farkında değiller. Ne yapacaklarını sanıyorlar belki, ancak Anna'nın diğer problemi, bir agorafobikten beklenmeyecek bir şekilde, onları beklenmedik bir duruma sokar. Burada, yönetmenin temayı ve profilin psikolojisini işleyiş biçimi bir hayli etkileyici. mekânine giren suçluların, Anna'nın agorafobinin yanında taşıdığı başka bir problemle karşılaştıklarında hayatdıkları şaşkınlık ve korku, takipçiye de başarılı bir şekilde geçiriliyor. Anna'nın profil derinliği, sinema eseri boyunca sürekli bir gizemem unsurunu koruyarak, görmekyenleri şaşırtmayı ve merakta bırakmayı başarıyor. tespit olarak, sinema eseriin sadece bir "mekânde hapsolma" senaryosu etrafında dönen basit bir kıssa olmadığını görmek, gerçekten tatmin edici bir deneyim göstermeuyor. Anna'nın kişisel sorunları ve suçlularla olan kedi-fare oyunu, sizi baştan sona ekrana kilitleyecek bir kıssa göstermeuyor.
Yorum Ekle