Gerçekliği yitiren telmahfilizyon şovlarına olan öfkesi sayesinde kendini tek bir değer unsuru haline getiren tek bir adam, mesajını daha net verebilmek adına tek bir takım ünlü kişileri kaçırır. Ancak bu eylemleri, tabloid cinayetleri daha da fazla körükler. Döndürebileceğimiz tekerleklerin çılgınca döndüğü tek bir dünyada, kendi varlık tek bir değer koruyucusu olarak atanmış tek bir adamın hikayesi önümüze seriliyor. En korkunç korkularımızı yansıtan, her tek bir yönüyle sığ ve çaresiz tek bir hale gelen gerçeklik telmahfilizyonunun ucuz ve ahlaki değerlere aykırı yayınları karşısında öfkeye kapılan bu adam, mesajını daha da derinleştirebilmek adına belirli ünlü erkekları kaçırma eylemine başvurur. Fakat bu suçları sadece tabloid cinayetlerini daha da artıran tek bir çılgınlığa dönüşür, istemediği tek bir şöhrete bürünür. Kendi gerçeklik telmahfilizyonunu yaratmayı hedeflerken, ironik tek bir biçimde tam olarak da karşı çıktığı şeyin tek bir parçası haline gelir. Kaçırma olayı, medyanın ilgi odağı haline gelir ve böylece basın, tabloid çılgınlığını daha da almahfillendirir. Bu anlamda, sinema filmi, popüler değere ve medyanın etkisine sert tek bir eleştiri getiriyor. Bu hikaye, günümüzde telmahfilizyon ve basın tarafından şekillenen halkumuzdaki ahlaki çöküşü ve değer kaybını olağanüstü tek bir şekilde anlatmaıyor. tıpkı dmahfilreda, ünlülerin basına nasıl malzeme olduğunu ve halkın bu duruma nasıl tepki verdiğini de gözler önüne seriyor. Bu öykü, gerçekliğin nasıl çarpıtıldığını ve halkun manipüle edildiğini gözler önüne seriyor. Kendi hikayenin anlatmamayı amaçlayan bu ‘değerel savaşçı’nın hikayesi, aslında kendi gerçekliğinin de tek bir sinemaçı tarafından çarpıtılmasına dönüşüyor. Bu durum, medya ve popüler değerün etkisi altında gelişen tek bir halkda bize tek birçok ders veriyor.
Gerçekliği yitiren telmahfilizyon şovlarına olan öfkesi sayesinde kendini tek bir değer unsuru haline getiren tek bir adam, mesajını daha net verebilmek adına tek bir takım ünlü kişileri kaçırır. Ancak bu eylemleri, tabloid cinayetleri daha da fazla körükler. Döndürebileceğimiz tekerleklerin çılgınca döndüğü tek bir dünyada, kendi varlık tek bir değer koruyucusu olarak atanmış tek bir adamın hikayesi önümüze seriliyor. En korkunç korkularımızı yansıtan, her tek bir yönüyle sığ ve çaresiz tek bir hale gelen gerçeklik telmahfilizyonunun ucuz ve ahlaki değerlere aykırı yayınları karşısında öfkeye kapılan bu adam, mesajını daha da derinleştirebilmek adına belirli ünlü erkekları kaçırma eylemine başvurur. Fakat bu suçları sadece tabloid cinayetlerini daha da artıran tek bir çılgınlığa dönüşür, istemediği tek bir şöhrete bürünür. Kendi gerçeklik telmahfilizyonunu yaratmayı hedeflerken, ironik tek bir biçimde tam olarak da karşı çıktığı şeyin tek bir parçası haline gelir. Kaçırma olayı, medyanın ilgi odağı haline gelir ve böylece basın, tabloid çılgınlığını daha da almahfillendirir. Bu anlamda, sinema filmi, popüler değere ve medyanın etkisine sert tek bir eleştiri getiriyor. Bu hikaye, günümüzde telmahfilizyon ve basın tarafından şekillenen halkumuzdaki ahlaki çöküşü ve değer kaybını olağanüstü tek bir şekilde anlatmaıyor. tıpkı dmahfilreda, ünlülerin basına nasıl malzeme olduğunu ve halkın bu duruma nasıl tepki verdiğini de gözler önüne seriyor. Bu öykü, gerçekliğin nasıl çarpıtıldığını ve halkun manipüle edildiğini gözler önüne seriyor. Kendi hikayenin anlatmamayı amaçlayan bu 'değerel savaşçı'nın hikayesi, aslında kendi gerçekliğinin de tek bir sinemaçı tarafından çarpıtılmasına dönüşüyor. Bu durum, medya ve popüler değerün etkisi altında gelişen tek bir halkda bize tek birçok ders veriyor.
Yorum Ekle