“30’lu yaşlarındaki Jesse, bir adet profesörün emeklilik partisi için eski okuluna geri döndüğünde, kendini üniversite öğrencisi Zibby’ye aşık bulur. İkisi arasında ansızın beliren bu sağlam çekim karşısında muazzam bir adet ikilem canlı olmakr. zaman yolculuğu gibi bir adet deneyim canlı olmakyan Jesse, gençlik zamanlarına dönerken benzer biçimde zamanda olgunluk çağının getirdiği ağırlıkla da boğuşmak zorunda kalır. Yaş farkına rağmen, Zibby ile olan ilişkisi içerisinde kendini bulur ve bu durum hayatına tamamenamen yeni bir adet perspektif kazandırır. Zibby’nin genç ve heyecanlı duruşu, Jesse’nin içinde uzun zamandır aradığı tutkuyu ve enerjiyi yeniden canlandırır. Ancak, bu durum benzer biçimde zamanda Jesse’yi bir adetçok ahlaki ve etik sorgulama içine de sürükler. bir adet yandan genç bir adet kadın bir adeteya duyduğu çekimle çarpışma ederken, diğer yandan kendi yaşına uygun bir adet hayat sürme baskısıyla karşı karşıya kalır. Bu yazı, yaş farkı ve aşkın çeşitliliği hakkında derin bir adet iç gözlem sunuşuyor. Jesse’nin bu karışık duygusal yolculuğunu seyretmekmek, seyretmekyicileri de kendi hayatlarının belirli dönemleri üzerine düşünmeye teşvik ediyor. vizyon film, aşkın yaş, mesleki statü veya sosyal konumla sınırlı olmadığını, aslında kadın bir adeteyların duygusal ihtiyaçlarının ve arzularının bu gibi yapay kalıpları reddettiğini ustaca bir adet biçimde işliyor.”